28 Mayıs 2009 Perşembe

Solomon ve takım oyunu


Solomon için beyinlere kazınmış olan ezbere hep karşı çıkarım. Solomon'un takımı sallamayıp kendine oynadığı, sorunlu bir oyuncu olduğu yollu iğnelemeler Solomon giderken de dönerken de söylendi durdu.

Solomon'un geçmişte uyumsuz olduğu doğru olabilir ama Aydın Örs'le geçirdiği Fenerbahçe'nin 100. yılına tekabül eden sezon onun kariyerinde ciddi bir eşik oldu. Solomon o sezondan bu yana artık müthiş bir takım oyuncusu. Kritik anlarda şut tercihlerinde önceliği kendisine tanımasına bakıp ''takımı değil kendisini oynatıyor'' tarzı eleştiriler yapmak hiç insaflıca değil. Zira kendine güvenen büyük oyuncular kritik anlarda topu elbette kendileri kullanmak isteyecektir.

Solomon'un hangi barda kavga çıkarttığı, taksinin içine işeyip işemediğininde son kertede bir önemi yoktur bizim için.

Maçı bu kadar isteyerek ve yaşayarak oynamasının yanı sıra rakip guardları bu kadar sinirlendirerek, gererek, itip, kakarak, mimikleriyle ve oyunuyla ezip, aşağılayarak oynayan bir oyuncunun maç içerisinde hiç sinirlenmemesinin, gerilmemesinin olanağı yoktur.

Onun gerginlikten, sorumsuzluktan takımını yaktığına en son ne zaman şahit oldunuz ?

Solomon sorunlu bir yıldız diyenler bence son 3 yılda yaşadığı büyük değişimi izlemeden ezberlerini tekrarlıyorlar.

Geçen yıl Aris' le oynanan Euroleague maçlarında kanlısı Kalaitzis'le giriştiği 2 maçlık mücadelede Solomon'un takımına karşı duyduğu sorumluluğun ne derece gelişmiş olduğunu çok açık görmüştük. O hep sorunlu her an takımını yakabilecek sorumsuz bir yıldız addedilen oyuncunun 2 maç boyunca Kalaitsiz'in tükürüklerine, tahriklerine, tekmelerine, küfürlerine karşılık vermeden oynaması önemli bir göstergedir. Hatırlatalım Solomon'la Kalaitsiz arasındaki düşmanlık ciddi bir boyuttadır ve Solomon Kalaitsiz'i sokakta vurulmuş görse eğilipte yardım etmez sanırım.

Dünkü maçtada El-Amin otomatiğe bağlayıp attıkça atarken onunla düelloya El-Amin'in tarzıyla girmek yerine takımın hücum düzenini bozmadan hücum organizasyonlarını yapması ciddi bir iş.

Organizasyon yeteneği, soğukkanlılık ve ne zaman hangi tempoda oynatacağını bilmek lider bir guarddan ilk planda bekleyeceğiniz meziyetlerdir. Solomon'u El-Amin'le aynı kefeye koyanların yanıldığı noktada burası.

Birisi atarken takımını bozmaz diğeri maç kazandırırken bile takımının düzenini dinamitler.

Hiç yorum yok: