9 Haziran 2010 Çarşamba

Oyuncularımızın final performansı; Damir Mrsiç


Son maçta oyunda kaldığı kısa sürede sağ taraftan gönderdiği ve çemberin içinde yarım tur atıp giren top kaptanın veda öpücüğü gibiydi.

Final serisi boyunca Ertuğrul hocanın rotasyonu kullanırken çok fazla denemelere girişmediğini gözledik. Belli ki onun kafasında Damir'i fazlaca kullanmak yoktu. Savunma zaafiyetli kısalardan Greer'i tercih edip Damir'i neredeyse sadece 2. maçta, 16 dakikayla kullandı. Bu maç dışında sadece 2 maçta daha görev aldı. Bu 2 maçtaki toplam süresi ise 12,33.

İlk 2 maçta takımın belki de en güvenilir hücumcusu olan Greer'in Ukiç'in yedeği gibi kullanılıp, topu getirme göreviyle meşgul olurken hücumda hiç bir varlık gösterememesi üzerine 2. maçta Damir adeta kurtarıcı gibi sahaya sürüldü. Bu maçta oyunda kaldığı süre boyunca neredeyse tüm hücum setleri onun üzerine çizilmişti. Zaten o maçta 16 dakika içerisinde 6 üçsayılık atış kullandı.

Şaşırtıcı olan bu maçta ona bu kadar bel bağlanmışken serinin kalanında neredeyse hiç görev almamasıydı. Bunda Greer'ın 4. maçtan itibaren gerçek skorer kimliğini ortaya koyması da olabilir. Zira Ertuğrul Erdoğan daha sert ve özellikle zone presste etkili bir takım yaratma adına Greer'la Damir arasında tercih yapmış olmalı. Zaten Rakoceviç, Smith hatta Ender gibi çok dikkatle savunmanız gereken öldürücü şutlara sahip kısalara sahip bir takım karşısında Greer ve Mrsiç'le savunma yapmak önemli bir handikap.

Bu noktada Mrsiç'in savunma yapma konusundaki gayretlerine lafımız yok, olamaz. Ama sonuç olarak yaşlandıkça yavaşlayan ayakları dert oluyor.

Yine de özellikle iç saha maçlarında kısa sürelide olsa kullanılabilirdi diye düşünüyor insan. Zira onun attığı bir üçlüğün sadece 3 sayı anlamına gelmediği, tribünleri, takımı coşturan, katalizör görevi gören bir etki yarattığı gözden kaçmamalı.

Kaptan seri boyunca 3/8 üçlük, 1/1 ikilik atıp 11 sayı üretebilmiş.

Hiç yorum yok: