Futbol takımımız için henüz başlarken kayıp olan bir sezon, en iyimserlerimiz ve kazanımı başarıyla ölçenlerimiz için dahi sona erdi. Ankaraspor karşısında alınan yenilgi artık tartışmaya bile gerek görmeden bir iflasın belgesi olarak kafalarımıza çalındı.
Şimdi herkesin dilinde gelecek sezonun planlarını vakit kaybetmeden yapmak lazım diye bir şeyler dolanıyor. Ama bu o kadar kolay değil.
Aldanmamak lazım yıllardır kurumsallaşma lafı Fenerbahçe cenahında en fazla telafuz edilen kelimedir ama gerçekte bu dağılmış, enkaz halinden takımı çıkartabilecek kurumların ve bu kurumların hazırda planlarının varolduğuna hiç inancım yok.
Fenerbahçe'de takıma, takımın geleceğine dair kararlar ya alınan başarılı sonuçların yarattığı sarhoşlukla ya da yenilgilerin yarattığı öfkeyle alınır.
Avrupa'da tarihinin en başarılı sonuçlarını alan takımın hocası 1 ay sonrasında, Galatasaray yenilgisiyle şampiyonluğu kaybedince fazla özgürlükçü bulunup takıma askeri disiplini getirecek bir hocayla anlaşılır mesela. Artık yumurtalı, unlu doğumgünü partileri sona ermiştir ve havuza girerken bile tek kol sıra halinde hareket eden disipline olan oyunculardan kurulu bir müfrezemiz vardır. Şimdi bu takımda başarısız olursa çözüm belli. Aragones oyuncularla arkadaş olmayı beceremedi. Tekrarda güleryüzlü, oyuncularına hem saha içinde hem de saha dışında özgürlük sağlayan babacan bir hoca bulmalı.
Nasıl ki, çocuk yaşta oyunculardan kurulu Arsenal'den 5 yiyince, yaşlı topçularla olmaz bak yetenekli gençler bulmak lazım dediysek bu sezon biterken de yine savrulacağız gibi geliyor.
He kalan 6 maçtan 3-4 galibiyet çıkarır bir de Türkiye kupasını alırsak bu kez Aragones Türkiye'ye alıştı. Deivid nasıl ki 2. senesinde patladı Guiza'da öyle olur, Josico'da sakatlığının etkilerinden kurtuluyor falan diye yola aynen devam edebiliriz. Aman diyim.
Kurumsallaşma falan yalan, en azından bu takımın futbol adına planlarını yapacak beyinlerden kurulu kadrolarımız yok, hem yurtiçinde hem de yurtdışında hem kısa hem uzun vadede futbolcu araştıran ekiplerimiz yok, A takımla uyumlu bir gelişme planı izleyen altyapı organizasyonumuz yok, futbol aklımız yok.
Savrularak futbol adına kararlar alan bir yönetimimiz var.
Hayal görmeyelim bu takım seneye dirilirse bu tesadüflerin ve bu formanın direnişçi, isyancı geleneği sayesinde olacaktır.
Şimdi herkesin dilinde gelecek sezonun planlarını vakit kaybetmeden yapmak lazım diye bir şeyler dolanıyor. Ama bu o kadar kolay değil.
Aldanmamak lazım yıllardır kurumsallaşma lafı Fenerbahçe cenahında en fazla telafuz edilen kelimedir ama gerçekte bu dağılmış, enkaz halinden takımı çıkartabilecek kurumların ve bu kurumların hazırda planlarının varolduğuna hiç inancım yok.
Fenerbahçe'de takıma, takımın geleceğine dair kararlar ya alınan başarılı sonuçların yarattığı sarhoşlukla ya da yenilgilerin yarattığı öfkeyle alınır.
Avrupa'da tarihinin en başarılı sonuçlarını alan takımın hocası 1 ay sonrasında, Galatasaray yenilgisiyle şampiyonluğu kaybedince fazla özgürlükçü bulunup takıma askeri disiplini getirecek bir hocayla anlaşılır mesela. Artık yumurtalı, unlu doğumgünü partileri sona ermiştir ve havuza girerken bile tek kol sıra halinde hareket eden disipline olan oyunculardan kurulu bir müfrezemiz vardır. Şimdi bu takımda başarısız olursa çözüm belli. Aragones oyuncularla arkadaş olmayı beceremedi. Tekrarda güleryüzlü, oyuncularına hem saha içinde hem de saha dışında özgürlük sağlayan babacan bir hoca bulmalı.
Nasıl ki, çocuk yaşta oyunculardan kurulu Arsenal'den 5 yiyince, yaşlı topçularla olmaz bak yetenekli gençler bulmak lazım dediysek bu sezon biterken de yine savrulacağız gibi geliyor.
He kalan 6 maçtan 3-4 galibiyet çıkarır bir de Türkiye kupasını alırsak bu kez Aragones Türkiye'ye alıştı. Deivid nasıl ki 2. senesinde patladı Guiza'da öyle olur, Josico'da sakatlığının etkilerinden kurtuluyor falan diye yola aynen devam edebiliriz. Aman diyim.
Kurumsallaşma falan yalan, en azından bu takımın futbol adına planlarını yapacak beyinlerden kurulu kadrolarımız yok, hem yurtiçinde hem de yurtdışında hem kısa hem uzun vadede futbolcu araştıran ekiplerimiz yok, A takımla uyumlu bir gelişme planı izleyen altyapı organizasyonumuz yok, futbol aklımız yok.
Savrularak futbol adına kararlar alan bir yönetimimiz var.
Hayal görmeyelim bu takım seneye dirilirse bu tesadüflerin ve bu formanın direnişçi, isyancı geleneği sayesinde olacaktır.
1 yorum:
çok kısa-net ve çok doğru bi tespit; "futbol aklımız yok"...o kadar...
Yorum Gönder