20 Mart 2010 Cumartesi

Kaptan Ve Uyanış!!!



Böyle bir başlık attığım için diyebilirsiniz ki kaptanın bu maçtaki rolü ne? Maça Fenerbahçe hızlı başladı. Bu sefer gerçekten rahat bir maç izleyeceğimizi düşünürken yediğimiz iki basit sayı ile maç dengeye geldi ilk periyotta Fenerbahçe farkı arada bir 8-9 sayıya çıkardıysada maçı koparamadı. Oyuncularda bir ölü toprağı vardı ki tam o sırada Kaptanın sportmenlik dışı faulü yetiştitakım uyandı. Bu faulden toplam 1 sayı zararlı çıktıktan sonra özellikle pota altında etkili olarak farkı çift hanelere getirdik. İlk yarı sonunda çok ilginç bir şekilde takımımızın oyunu bırakmasıyla kalan 4,5 saniyede çok komik bir üç sayı yedik. Ve soyunma odasına 9 sayı farkla gittik. İkinci yarıda aynı ilk periyot gibi başladı takım yine bir ileri iki geri oynuyordu fark 15 sayıya çıkıyordu ama bir türlü koparamıyorduk özellikle Antalya Belediyenin dış şutörleri farkı açmamıza bir türlü izin vermedi. Dikkatimi çeken asıl önEmli konu böyle bir maçta bile 5-6 tane Yugoslav faulu diye tabir edilen hücum kesici fauller yaptık. Bu sayı normale göre biraz fazla ki buda takımın hücumdan sonra geriye dönüşte sıkıntı yaşadığını gösteriyor. Ayrıca set hücumu oynayamıyoruz yani bireysel yetenekler iş başında takım gerçekten oyun içerisinde çok kopuk oynuyor. Ukiç ve Kinsey çok zor topları sayıya çevirmese baya bir zorlanırdık. Pota altında Oğuz basketbolu özlemiş gibi oynuyor ama neden bilmiyorum tam kendini bulacağı zaman kenara geliyor. Semih ise bir uzundan beklenmeyecek hareketler yapıyor dışarıda top alıp drive etmeye çalışıyor rakibin dış şutörlerine üçlük çizgisinin arkasında savunmaya gidiyor. Buda zaman zaman pota altından çok fazla sayı yememize neden oluyor. Öyle veya böyle bir maçı çevirdik özellikle son dakikalarda Emir ve Ukiç sorumluluk alarak krize girmemizi engelledi. Tanjeviç konusu ise sanırım hala bir muamma bazı duyumlara göre erken teşhis konulduğu için tedavisine burada devam edilecekmiş inşallah bu şekilde olurda Tanjeviç sağlığına kavuşur...

Hiç yorum yok: