3 Haziran 2010 Perşembe

Olunca oluyormuş


Dün tribünlerdeki görüntüyü grüp, orada yankılanan sesin, devinen coşkunun sahada kazanmak için yakılan ateşi nasıl alevlendirdirdiğine tanık olunca bu sezon bu takımın 200-300 kişiye oynadığı Euroleague maçlarındaki silik bir karakterle, kazanma arzusu olmadan sahaya çıkarak kapasitesinin çok altında bir sonuçla TOP 16'ya dahi çıkamadan elenişineüzülmemek elde değil.

Efes koçu ortamı bu kadar germese dünkü kadar rakibe baskı yapmaya şartlanmış bir taraftar topluluğu önünde mi oynardı bu takım bilemiyorum.

Ama yine de, bildiğimiz Fenerbahçe taraftarı devreye girince Efes Pilsen gibi Avrupa basketbolunun üst düzey atıcılarından bir kaç tanesini kadrosunda barındıran bir takımı bile periyot başına 10 sayıda tutabiliyormuşuz.

Hiç yorum yok: